Op. Dr. Recep Vural, organ bağışının önemine dikkat çekti
Op. Dr. Recep Vural, 3-9 Kasım Organ ve Doku Bağışı Haftası nedeniyle yaptığı açıklamada, “Ülkemizde her yıl 3-9 Kasım tarihleri arasında her yıl ‘Organ ve Doku Bağışı Haftası’ olarak kutlanmaktadır. ‘Organ nakli’, vücutta görevini yapamayan bir organın yerine canlı bir vericiden veya ölüden alınan sağlam ve aynı görevi üslenecek bir organın nakledilmesi işlemidir. Tedavisi sadece organ ve doku nakli ile mümkün olan hastalıklar, tüm dünyanın olduğu gibi, ülkemizin de en önemli sağlık sorunlarının başında yer almaktadır. Ülkemizde organ ve doku nakli bekleyen hastaların sayısı her geçen gün artmakta, yapılan organ bağışları, organ ihtiyacını karşılamakta yetersiz kalmaktadır.” dedi.
Türkiye’de organ bağışlarının, Sağlık Bakanlığı kontrolü ve denetiminde ‘Türkiye Organ ve Doku Nakli Bilgi Sistemi’ vasıtasıyla en adaletli ve şeffaf biçimde organ dağıtımının yapıldığını kaydeden Recep Vural, “Ülkemizde organ olarak, böbrek, deri, karaciğer, kalp, akciğer, pankreas ve incebağırsak nakilleri, doku olarak kemik, kemik iliği, kornea ve kalp kapağı nakilleri yapılmaktadır. Organ bağışını yaşarken yapmak isteyen kişilerin 18 yaşını doldurmuş olması ve karar verebilecek durumunda olması gerekmektedir. Kişi, hayattayken organ ve dokularını bağışlayabileceği gibi tıbben ölümü gerçekleştikten sonra da ailesi, organlarının bağışlanmasını sağlayabilir. Bu şart ve koşulları sağlayan herkes sağlık müdürlüklerine, hastanelere, organ nakliyle ilgili dernek ve kuruluşlara başvurarak, doku ve organ bağışında bulunabilirler. Organ bağışının yapıldığı mutlaka, kişinin yakınlarına da bildirilmelidir. Bunun nedeni, bir kişide beyin ölümü gerçekleştiğinde birinci derece yakınlarının organ bağışı konusunda karar vermelerinin istenmesidir.” diye belirtti.
BAĞIŞ RAKAMLARI HALA YETERSİZ
Recep Vural, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu’nun, organ naklinin caiz olduğunu bildirdiğini ve organ bağışını, insanın insana yapabileceği en büyük yardım olarak tanımladığını da söyledi. Son dönemlerde gelişme gösterse de, bağış rakamlarının hala yetersiz olduğunu kaydeden Vural, “Kişilerin henüz hayattayken, ölümünün ardından organlarının bağışlanması için girişimde bulunması son derece hayatidir. Organ bağışı bazen görmeyen bir insanın görmesini ya da hayatını diyaliz cihazına bağlı olarak sürdüren bir böbrek hastasının hayata dönmesini sağlar. Kurumumuzda Organ bağışını poliklinik giriş katında bulunan organ bağış biriminden kolayca yapabilirsiniz. Organ bağışınız sayesinde pek çok kişinin hayat kalitesi yükseltirken, bir o kadarının da hayata tutunmasını sağlayabilirsiniz. 3-9 Kasım Doku, Organ Nakli ve Bağış Haftası vesilesi ile organ bağışının hayati önemini bir kez daha vurgulayarak, organ bağışı bekleyen vatandaşlarımıza umut olmasını temenni ediyor herkesi en büyük iyilik olan organ bağışı konusunda duyarlılığa davet ediyorum” ifadelerini kullandı.